Skip to content

Personal tools
You are here: Home » Haber » Arşiv » KKE'nin güçlendirilmesi umudu getirebilir

KKE'nin güçlendirilmesi umudu getirebilir



Pazartesi, 7 Kasım 2011

Yunanistan Komünist Partisi, Atina'da kitlesel bir miting daha düzenledi. Mitingte konuşan Aleka Papariga, derhal bir geçici hükümet kurulmasını ve 20 gün içinde seçime gidilmesini istedi.

Yunanistan Komünist Partisi (KKE) Cuma günü Atina'nın Sintagma Meydanı'nda büyük bir miting düzenledi. Parlamentoda PASOK hükümeti için yapılan güven oylamasıyla aynı saatlerde gerçekleştirilen mitinge binlerce kişi katıldı.

Mitingte konuşan KKE Genel Sekreteri Aleka Papariga, hükümeti ve sermaye güçlerinin sorunu çözebileceği yanılsamasını yaratan bütün partileri kınadı. Aleka Papariga konuşmasında KKE'nin amaçları konusunda hiçbir şey saklamadığını belirterek, "Hiçkimseden sınıf mücadelesinin tek bir amaca yönelmiş olduğu gerçeğini gizlemiyoruz; bu amaç işçi sınıfının iktidarını, yani işçi sınıfına ve emekçi halka hizmet eden bir iktidarı kurmaktır" diye konuştu.

Hükümetin derhal istifa etmesini ve erken seçime gidilmesini savunan Genel Sekreteri Aleka Papariga, "Takvim gereği borç anlaşmasının seçimden önce yapılmak zorunda olduğunu söyleyenler yalan söylüyor. Derhal bir geçici hükümet kurulmasını ve 20 gün içinde seçimlerin yapılmasını istiyoruz. Böylece halk, verdiği oylarla iradesini ortaya koymuş olacak. Kontrollü iflas konusunda zaten anlaşılmışken, kontrol dışı bir iflas olasılığı da güçlüdür. Bu ihtimal ne AB'yle üzerinde anlaşılan paketler tarafından, ne de merkez sol ya da merkez sağ bir hükümetin kurulmasıyla ortadan kaldırılabilir" şeklinde konuştu.

Genel Sekreteri Aleka Papariga yapılması planlanan seçimlerle ilgili olaraksa şunları söyledi: "Seçimler, daha önce eşi görülmemiş bir tehdit atmosferinde gerçekleşecek. Bu gözdağının merkezinde kontrolsüz bir iflas tehdidine dayanan AB'nin sözde destek paketleri ile halkı ricacı konumuna yerleştirmenin araçları olan yoğun bir antikomünizm ve kışkırtmalar durmaktadır. Antikomünizmden ne kastediyoruz? Komünistlere ve mücadele eden diğer insanlara karşı fiziksel saldırıları... Bizi yönümüzü değiştirerek bir düzen partisine dönüşmeye itmeye çalışan zorbalığı. Sermaye partilerinin kirli işlere resmen bulaşmasını önlemek üzere bu pis işleri yürütecek mekanizmalara, kızıl ve kara faşizmin antikomünist propagandasına sunulan destek ve finansmanı... Bizi yıldıramayacaksınız, çünkü biz güçlüyüz."

Genel Sekreteri Aleka Papariga AB'yle yapılan son anlaşma konusunda ise şunları söyledi: "Aslında bize verdiklerini ileri sürdükleri para bizim paramız; halkın emeğinden elde edilen para... Halkın hiçkimseye borcu yok, çünkü halk her şeyin sahibi. Sermaye partileri ise çok zor durumda, çünkü yağmacı ittifakının üye devletleri ve sermaye çevreleri arasındaki rekabet tehditkar düzeylere çıkmış bulunuyor. Sermaye partileri ve onların ortakları, pek çok işareti görüldüğü üzere, Yunanistan'da sermaye sınıfının iç bütünlüğünü yitirmesinden korkuyorlar. Çeşitli ülkelerde geçmeyi başarabilecekleri iyileşme evresinden bile korkuyorlar. Çünkü iyileşme kan kaybıyla birlikte olacak ve daha önce de belirttiğimiz gibi yeni bir krizin patlak vermesi ihtimaliyle karşı karşıya kalacak."

Yunanistan'daki krizin ne esas, ne de kendine özgü bir sorun olduğunu söyleyen Aleka Papariga, sözlerini şöyle sürdürdü: "Esas sorunları AB'nin önde gelen emperyalist güçleri arasında, İspanya ve İtalya'nın borçluluğunun nasıl yönetileceği, böylelikle büyük bir krizin Fransa'yı etkisi almasının nasıl önleneceği konusunda ortaya çıkan büyük farklılıklar. Avrupa'daki sermaye devletleri ve tekel grupları arasında ve Çin, Hindistan gibi diğer sermaye devletleri ile onların tekel gruplarıyla aralarındaki çelişkilerden, ABD ve Japonya ekonomilerindeki sorunlardan korkuyorlar.

"Yunan halkını ve diğer halkları tehdit edenler, bu ülkeleri sadece Euro bölgesinden değil, AB'den de atmayı düşünüyor. Tehditlerini, AB'den çıkarılmanın işçiler için hayati bir tehlike anlamına geldiğini iddia ederek sürdürüyorlar. (...) Sermaye sınıfının hiçbir siyasi önerisi, ister liberal ya da sosyal demokrat, isterse sol ya da 'yenilikçi' olsun, ilkesel olarak sanayide, bankacılıkta, taşımacılıkta, ticarette tekellerden, yani kapitalist mülkiyetten, onun devlet aygıtından ve uluslararası ittifaklarından kopmayı önermediği sürece halk lehine bir çıkış yolu sunamaz.

Synaspismos/Syriza'nın "sol partilerden oluşan bir hükümet" çağrısına da değinen Genel Sekreteri Aleka Papariga, "21. yüzyılda oportünizmin geldiği noktaya bakın! Resmen ve utanmazca toplumsal uzlaşmadan, yani sınıf uzlaşmacılığından, işçi sınıfının sermaye sınıfına teslim edilmesinden, yoksul küçük burjuva kesimlerin tekellere boyun eğmesinden söz ediyorlar" dedi.

Ulusal egemenlik hakkındaki tartışmalara da işaret eden Genel Sekreteri Aleka Papariga, "Biz halkın egemenliğine, yani halkın kendi çıkarları temelindeülkede üretilen ve var olan zenginliği, kendi elleri ve kafalarıyla yarattıkları zenginliği ellerine alarak karar vermelerini savunuyoruz. Aksi takdirde egemenlikten ya da iktidardan söz edilemez; halkın planlama yapması ya da herkese iş sağlaması başka türlü mümkün olamaz" dedi.

Genel Sekreteri Aleka Papariga, "Yalnızca bir halk ekonomisi halkın egemenliğini ve AB ve NATO gibi emperyalist ittiaklardan gerçekten kopulmasını başarabilir" diye konuştu. KKE Genel Sekreteri partisinin önerdiği geleceği ise şu şekilde özetledi: "Halk iktidarının kurulmasıyla AB'den çıkmak ve bütün borçları iptal etmek".


e-mail:cpg@int.kke.gr
Haber


 
 

Anasayfa | Haber | KKE hakkında | Fotoğraflar / Videolar / Müzik | Red Links | Kişiler


Yunanistan Komünist Partisi - Merkez komitesi
145 leof.Irakliou, Gr-14231 Atina tel:(+30) 210 2592111 - faks:(+30) 210 2592298
http://trold.kke.gr - e-mail: cpg@int.kke.gr

Powered by Plone